Sabah Twitter'da ünlü bir tiyatro oyuncumuz erkek takımında futbol oynayan ve lakabı "canavar" olan 6 yaşındaki ABD'li bir kız çocuğunun oyun sırasında çekilmiş görüntülerinin yer aldığı bir video paylaştı. Paylaşırken de aşağı yukarı söyle bir şey yazmıştı "işte böyle güçlü kızlar yetiştirin, erkeklerin yaptığı her şeyi yapabildiklarini göstersinler." Ben ve benim gibi düşünen bazı kadınların itirazları üzerine, muhtemelen polemiğe girmemek için sildi. Iyi de yaptı.
Kadınların ortak itirazı şuydu: Kızlarını destekleyen ve yeteneklerinden dolayı taktir eden bir ailenin olması güzel. Ancak sorun kıza "aferin" denmemsinden daha derinde ifade edilmeli, mesela kızın lakabı bile erkeksi bir ifade; canavar. Erkek takımındaki tek kız çünkü yaygın olarak benimsenen inanca göre kızlar futbol oynamaz. Demek ki bir kız kendini ancak erkeklerin yaptığı bir işi erkeklerden daha iyi yaparsa taktir edilebilir. Başarısız olsaydı alay konusu olmaktan öteye gitmeyecekti.
Bir de tabii şu güçlü kadın meselesi var; sürekli olarak kızlarınızı güçlü yetiştirin ki güçlü kadınlar olsunlar düşüncesi pompalanıyor. Güçlü olmak erkeksi kabul edilen bir nitelik ve kadından da bekleniyor ama bu niteliği taşırken aynı zamanda şefkatli, kırılgan, nazik olmamız da gerekiyor. Bunlara ek olarak hata yapmamamız, sabırlı olmamız, kendi hazlarımızı ve isteklerimizi ertelememiz, bakımlı, şık, güzel, zayıf, anlayışlı, çalışkan ve temiz olmamız da gerekiyor. Üstelik bunlar yapmamız gereken işler, kadın olduğumuz için ödememiz gereken birer bedelmiş gibi sunuluyor.
Hele bir sorun bakalım biz kadınlar, sırf erkekler biraz daha rahat etsinler diye güçlü olmak istiyor muyuz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder