Her insanın içinde, derecesi değişmekle birlikte karanlık bir taraf aynı şekilde hep toplumun da içinde yine derecesi değişmekle birlikte karanlık bir taraf vardır. Hiçbir insan kişilik düzeyinde kendinden her türlü kusurdan arınmış olmadığı gibi, hiçbir insan toplumu da etik, estetik ve politik olarak kusursuz değerlerle donanmış değildir.
Yaşadığımız döneme ve karşılaştığım insanlara bakınca, içimdeki deli, "tanıdığın insanların bazıları, toplumda giderek yoğunlaşan ve yaygınlaşan karanlığı, kendi içlerindeki karanlıkla aynı tonda olduğu için gözü kara bir dirençle savunuyor" diyor. O karanlıktan korkuyor, kendim ve sevdiğim karanlığı aydınlığından daha fazla olan insanlar adına endişe ve umutsuzluk taşıyorum.
İşin ilginç yanı, azınlıkta da olsalar da, haklı olanlar daha umutlu ve özgüvenli, haksız olanlarsa, kalabalıklarına rağmen özgüvensiz ve huzursuz.
Anneannem "insanın alacası içinde" derdi. Bugünleri görseydi "ama bunlarınki dışarı vurmuş" diye ekler miydi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder