26 Ocak 2025 Pazar

Nergisleri seviniz.


Kendine âşık olanlara aldırmayıp, onların aşklarını karşılıksız bırakan çok güzel bir peri kızı (Nymphe) olan Ekho, bir gün ormanda bir avcı görür. Narkissos adındaki bu avcı çok yakışıklıdır. Ekho bu genç avcıya ilk görüşte âşık olur. Ancak Narkissos bu sevgiye karşılık vermeyerek, peri kızının yanından uzaklaşır. Ekho bu durum karşısında günden güne erir, kara sevda ile içine kapanarak ölür.  Vücudundan arta kalan kemikleri kayalara, sesi ise bu kayalarda 'eko' dediğimiz yankılara dönüşür. 

Olimpos dağında yaşayan tanrılar bu duruma çok kızar ve Narkissos'u cezalandırmaya karar verir. Günlerden bir gün av izindeki Narkissos susamış ve bitkin bir şekilde bir gölün kenarına gelir. Buradan su içmek için eğildiğinde, sudan yansıyan kendi yüzü ve vücudunun güzelliğini görür. O da daha önce fark edemediği bu güzellik karşısında adeta büyülenir. Yerinden kalkamaz, kendine âşık olmuştur. O ana dek kimseyi sevmediği kadar sevmiştir kendi görüntüsünü . Tıpkı Ekho gibi Narkissos da günden güne erimeye başlar ve gölün kıyısında sadece kendini seyrederek ömrünü tüketir. Bir an gelir suda yansıyan  görüntüsüne sarılmaya yeltenir. Suya düşüp öldüğü yerde, boynunu suya eğmiş, dünyanın en güzel kokan çiçekleri biter.
 
Psikanalitik teoride narsistik kişilik ve buna bağlı kişilik bozukluklarının anlatısı da Karaburun bölgesine ait bu Iyonya efsanesinden temellenir. 
Her narsist yankısını arar. Nergisleri seviniz.

 

21 Ocak 2025 Salı

Devlet ne işe yarar? Ya da işe yarar mı?




Ev alırken statik hesaplarına, beton kalitesine bakacağız; tatile giderken otelin yangın güvenliğine bakacağız; yemeğe gittiğimiz restoranın sahte rakı satıp satamadığı bakacağız; muayene olduğumuz hekimin diplomasının sahte olup olmadığına bakacağız; imamın sapık, öğretmenin dayakçı, polisin madde bağımlısı, bankacının hırsız olup olmadığına bakacağız. 


Beri yandan belli bir bilinç düzeyine gelmemiş bireyler ve o bireylerden müteşekkil toplumlarda, öncelikler farklı belirlenir. Günübirlik yaşayan insanlar, yöneticilerinden hizmet, adalet, eşitlik, farklılıklara saygı gibi değerler değil, geçici çıkarlarına uygun minik "iyilikler"le yetinirler. Kısa günün karı, uzun hayatın zararı olur.



O sırada devlet ne yapacak? Ona bu işleri yapması için ödediğimiz vergilerle bizi  cezanaldıracağı adliyeler, bizi cezalandırdığında koyacağı hapishaneler inşa edecek. Neden? Çünkü hesap soran, talep eden bir kitleyle değil, her şeye hüzünlenen ama hiçbir eylemde bulunmayan bir kitlenin daha fazlasını hak ettiğine dair refleksleri köreleli çok oldu.



Böyle devlet yönetmekten ne var? Gargamel iktidara gelse Şirinler köyünü bundan adil yönetirdi