13 Şubat 2017 Pazartesi
Sevgililer Gününüzü Görün!
Her şey, Roma İmparatoru Cladius'un, evli erkekler ailelerini geride bırakmaktan çekindikleri için askere gitmemeye başlayınca, Roma'daki tüm nişan ve evlilikleri yasaklamasıyla başladı. Pagan imparatorunun bu kararının din ve aile kurumuna saldırı olduğuna inanan papaz Valentine,kendisi gibi papaz olan Mairus'la birlikte Hristiyan çiftleri gizlice evlendirmeye devam etti. Bunu öğrenen İmparator hiddetlendi, Valentine taş ve sopalarla dövülerek öldürüldü. Kayıtlara göre 14 Şubat 273 günü gömüldü, Katolik kilisesi 226 yıl sonra Valentine'e "Aziz" unvanı vererek onu onurlandırdı. Bunu, 15 Şubat'ta kutlanan bir başka Pagan bayramı olan Kurt Bayramı'na bağlayıp -kilisenin en akıllıca uygulamalarından birisi, Pagan uygulamaları Hristiyanlığın içine ithal etmektir, ki bu başka bir yazının konusu olmayı haketmektedir- kilise denetiminde bir kutlamaya dönüştürdü, Aziz Valentine de aşıkların koruyucusu olarak kabul ve saygı gördü. Böylece hem kilise toplumsal yaşamı kontrol edecek yeni bir gün icat etmiş, hem de müminlerin elinde de oyalanacak yeni bir hikaye geçmiş oldu.
Konu, 1800'lü yıllarda başlayan Kuzey Amerikadaki federal devletlerde yeni yeni canlanmaya başlayan ticaret ve tüketimi artırmak isteyen perakende mağazacılarının el atmasıyla tamamen başka bir yere evrildi. Ester Howland adlı kadının, sevgilisine, ilk "Sevgililer Günü" kartını yollamasıyla olayın ticari potansiyelini keşfeden perakendeciler, fırsatın üzerine olabildiğince hız ve hırsla atladılar. Sonbahardaki Şükran Günü, Haloween ve Kış ortasındaki Noel Yortusunda yoğunlaşan alışveriş, Kışın sert olduğu dönemlerde azalıyor, neredeyse Nisan ayındaki Paskalya Yortusuna kadar ciddi bir durgunluk gözleniyordu. Aranan kan dövülerek öldürülen ve tüm bunlarla zerrece ilgisi olmayan Aziz Valentin'i anma bahanesi olarak bulundu, kısa sürede Avrupa'ya da yayıldı. Kapitalizm yeni bir tüketim bahanesi bulmuştu ve bunu tamahkarlıkla sömürdü. Özellikle 2. Dünya savaşından sonra, tüketimi canlandırmak isteyen mağaza zincirleri tarafından sistematik olarak popülerleştirildi.
Yaşı + 45 olanlar Özalizm fırtınasının estiği 90'lı yıllardan önce böyle kutlamaların gündemimizde olmadığını gayet iyi bileceklerdir. Mütareke yıllarından kalan ben ve benimle akran olanların bu uyduruk mevzuyu, kırmızı kalpleri, pelüş oyuncakları, 4999 Liradan başlayan tek taşları içine sindirememesinin nedeni budur. Hiç kuşkusuz sevdiğini belli etmek, hediyeleşmek, birbirini anmak gibi aşk ve aşka bağlı her türlü eylem iyi niyetli ve güzeldir. Sürprizler, hediyeler ve benzeri şeyler aşkı canlı ve sıcak, ilişkiyi heyecanlı ve bağlı yapar. Hediyeleşin ama bunu takvimdeki bir güne bağlayanların gazına gelmeyin...
İhtiyaç duyulan şey aşkın taşıdığı anlamdır, hediyenin etiket fiyatı değil..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder