1 Mayıs 2017 Pazartesi

1 Mayıs


İşçi ölümlerinde Avrupa birincisi, Dünya üçüncüsü olan memleketim.. Çocuk Hakları Sözleşmesini imzaladık ama TBMM'den geçirmedik, neden? Çünkü o sözleşme sayıları 4 milyon olduğu tahmin edilen çocuk işçileri, sistem dışına çıkarmayı zorunlu kılıyor.. 

Bugün;
Dizi setlerinden hastanelere, şantiyelerden fabrikalara, turizm ve eğlence sektöründen eğitime kadar geniş bir iş alanında, fazla mesaileri ödenmeden çalıştırılan, angaryaya mahkum edildiği için hakları yenen emekçilerin;
İş güvenliği bedeli, ölüm tazminatından daha fazla olduğu için tersaneler, madenler ve inşaatların ihmalkarlığında ölenlerin;
Sayılarının 5 milyon olduğu tahmin edilen, taşındıkları kamyon kasalarında trafik kazalarında ölen, hiçbir sosyal güvenceleri olmayan mevsimlik tarım işçilerinin;

Üniversite mezunu oldukları, döpiyes-takım elbise giydikleri için plazaların insanlık-dışı konforunda (!) rahat çalıştıkları düşünülen banka-ofis işçilerinin;
Sırf kadın oldukları için erkeklerle aynı işi yaptıkları halde düşük maaş almayı kabul etmek zorunda kalan kadın emekçilerin;
Taşeronlaşma nedeniyle, eğitimi, pozisyonu ve işinin önemi ne olursa olsun, basit bir sözleşmenin güvencesizliğinde çalışan nitelikli personelin;
Devletin güvencesine kavuşmuş oldukları için her türlü itilip-kaklımayı haketmiş olduklarına inandırılmış olan devlet memurlarının;
İşçi Bayramında, işçiler bayram kutlamasın diye başka şehirlerden nakledilip, kendilerinin de emekçi olduklarını unutmuş/öğrenmemiş olan polislerin;

4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 1518 TL, yoksulluk sınırının 4945 TL* olduğu memleketin hükumetinin, sanki çalışma hayatının tek sorununun, bayramın hangi meydanda kutlanacağı sorununa indirgemeyi başardığı bayramıdır, 

Kutlu olsun..
* Nisan 2017 verileri

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder